Özellikle yoğun yapılaşmanın, yeşil alan eksikliğinin ve toprak sızdırmazlığının etkili olduğu şehirlerde, doğal serinleme mekanizmaları yetersiz kalıyor. Uzmanlar, bu durumun halk sağlığı açısından ciddi riskler oluşturduğunu vurguluyor.

Uzmanlardan Acil Uyarı: Yeşil Alanlar ve Isı Koruma Önlemleri Artırılmalı

Avrupa genelinde sıcaklıklar rekor seviyelere ulaşırken, milyonlarca insan şehirlerde etkisini artıran aşırı sıcaklardan olumsuz etkileniyor. Ancak uzmanlar, birçok kentin bu duruma karşı hâlâ yeterli hazırlığa sahip olmadığı konusunda uyarıyor. Özellikle yoğun yapılaşma, geçirimsiz zeminler ve yeşil alan eksikliği, doğal serinleme imkânlarını ortadan kaldırıyor.

Almanya'da sıcaklıklar birçok şehirde 40 dereceye yaklaşıyor. Bu düzeydeki bir sıcaklık, özellikle yaşlılar ve kronik hastalığı bulunan bireyler için hayati risk oluşturuyor. Ne yazık ki şehirlerin büyük kısmında, ısıya karşı koruyucu ve önleyici sistemler hâlâ yasal bir zorunluluk haline getirilmiş değil. Alman Şehirler Birliği, ülkede 2.500’den fazla belediyenin iklim koruma planlarını gönüllü olarak uygulamaya aldığını bildiriyor. Ancak bu planların çoğu, spesifik ısı eylem stratejileri içermiyor.

Isı Eylem Planlarında Gecikme Sürüyor

Alman Kentsel İşler Enstitüsü tarafından yapılan bir araştırmaya göre, 2024 yılı sonu itibarıyla yalnızca 20’nin biraz üzerinde Alman şehri ve ilçesinde ısı eylem planı yayımlanmış durumda. Hâlihazırda 20'den fazla belediye de plan geliştirme aşamasında bulunuyor. Yine de uzmanlar, bu sayının şehirlerin gerçek ihtiyacına oranla oldukça düşük kaldığını vurguluyor.

Alman Şehirler Birliği Genel Müdür Yardımcısı Christine Wilcken, birçok belediyenin bireysel adımlar attığını belirterek, “Vatandaşlara ısıdan korunma tavsiyeleri sunuyor, dijital ısı haritaları yayımlıyor ve mobil uygulamalar aracılığıyla yüksek sıcaklık konusunda erken uyarılar sağlıyoruz” diyor. Ayrıca şehirlerde yeşil alanların artırılması, su kaynaklarının çoğaltılması, yeşil çatılar ve cepheler gibi uygulamaların yanı sıra içme suyu çeşmelerinin kurulduğu ifade ediliyor.

Çevre Kuruluşları: Alınan Önlemler Yetersiz

Alman Çevre Yardımı (DUH) tarafından yayımlanan “Isı Kontrolü 2025” raporu ise manzaranın düşündüğümüzden daha ciddi olduğunu ortaya koyuyor. 50.000’in üzerinde nüfusa sahip 190 şehrin incelendiği çalışmaya göre, bu şehirlerde yaşayan yaklaşık 34 milyon kişiden 32 milyonu orta ila aşırı düzeyde ısı stresi altında. DUH Federal İcra Direktörü Barbara Metz, her yıl yaklaşık 3.000 kişinin aşırı sıcaklar nedeniyle hayatını kaybettiğine dikkat çekerek, "Her yeni yapı, bina ve kamusal alan için asgari düzeyde yeşil alan zorunluluğu getirilmesini talep ediyoruz" diyor.

Ancak mevcut önlemlerin ya yetersiz kaldığı ya da uygulamada istikrarlı biçimde hayata geçirilemediği ifade ediliyor. Wuppertal İklim, Çevre ve Enerji Enstitüsü’nden Anja Bierwirth, belediyelerin çoğunda hem mali hem de yapısal kısıtlamaların olduğunu belirtiyor ve “Birçok kent basit önlemlerle başlasa da, sürdürülebilir ve sistematik uygulamalar eksik kalıyor” değerlendirmesinde bulunuyor.

Uzun Vadeli Şehir Planlaması Şart

Uzmanlara göre, sıcaklıklarla mücadele sadece geçici önlemlerle sınırlı kalmamalı. Şehirlerin hem mevcut betonlaşmayı azaltacak hem de yeni yapılaşmaları iklim dostu bir yaklaşımla planlayacak stratejilere ihtiyacı var. Bierwirth, sünger şehir konsepti, temiz hava koridorları, soğutma sistemleri, beyaz boyalı yüzeyler gibi çözümlerin entegre edilmesi gerektiğini savunuyor.

Almanya’da Bireysel Ulaşım Yeniden Yükselişte
Almanya’da Bireysel Ulaşım Yeniden Yükselişte
İçeriği Görüntüle

Alman Şehirler Birliği ise bu adımların uygulanabilirliği konusunda mali zorluklara dikkat çekiyor. Son verilere göre, Almanya’daki belediyeler geçen yıl yaklaşık 25 milyar avroluk bir bütçe açığıyla karşı karşıya kaldı. Buna rağmen Birlik, federal hükümetin iklim uyum stratejisi kapsamında sunduğu özel fonlara umutla bakıyor. Koalisyon sözleşmesi uyarınca, İklim ve Dönüşüm Fonu (KTF) kapsamında sağlanacak 500 milyar avroluk kaynağın, kentlerin bu alanda daha hızlı adım atmasını mümkün kılması bekleniyor.

En Savunmasız Gruplar: Yaşlılar ve Bakıma Muhtaç Olanlar

Uzmanlar, kısa vadede özellikle yaşlı bireylerin ve bakıma muhtaç kişilerin korunmasının öncelik haline getirilmesi gerektiğini vurguluyor. Huzurevlerinde ve yaşlı bakım merkezlerinde kalan bireyler, sıcak hava dalgalarına karşı en kırılgan gruplar arasında yer alıyor. Ancak bu kurumların büyük bir kısmı, aşırı sıcaklarla baş edebilecek altyapıya henüz sahip değil.