Almanya

Alman Yahudilerin Antisemitizm Endişeleri Artıyor

Almanya Yahudileri Merkez Konseyi Başkanı Josef Schuster, İslamcı gruplar tarafından desteklenen Filistin yanlısı protestoların antisemitizmi artırmasından büyük endişe duyduğunu ifade etti.

Müslüman Dernekleri Hayal Kırıklığı Yarattı

Schuster, Almanya'daki Müslüman derneklerin, Hamas'ın İsrail'e son saldırısına tepki olarak gösterdikleri tavrın kendisini hayal kırıklığına uğrattığını belirtti. Aynı zamanda Alman hükümetinin bu kriz karşısındaki kararlılığına ve ülkedeki Yahudi cemaatinin karşı karşıya kaldığı tehditlere karşı nasıl mücadele ettiğine dair memnuniyetini ifade etti.

Schuster, Almanya'da yaşayan Yahudilere güvende oldukları konusunda teminat verirken, güvenlik yetkililerinin dört yıldır Yahudi kurumlarının güvenliğini artırmak için yoğun bir çaba sarf ettiğine işaret etti. Ancak İsrail-Hamas çatışmasının yol açtığı güvensizlik ve korku hissinin Almanya'daki Yahudileri de etkilediğini vurguladı.

Bu süreçte, İslamcı grupların Filistin'e destek için dünya genelinde çağrıda bulunduğu bir protesto günü düzenlendi ve bu, o gün okula giden Yahudi öğrenci sayısının hızla düşmesine neden oldu. Schuster, özellikle Frankfurt ve Berlin'deki Yahudi okullarının öğrenci sayısındaki bu düşüşün endişe verici olduğunu ifade etti.

Schuster: “Yahudi Karşıtı Sloganlar Atılması Üzücü Oldu”

Almanya'da Filistin yanlısı protestolara katılan bazı kişiler, Hamas'ı destekledi veya Yahudi karşıtı sloganlar attı. Bu nedenle Alman yetkililer, Filistin meselesine yönelik şiddet içeren mitingleri yasakladı ve izinsiz toplantıları dağıtmak için adımlar attı.

Schuster, bu tür gösterilere karşı sert önlemlerin alınması gerektiğini ve yasaklanmaları veya dağıtılmaları gerektiğini belirtti. Ayrıca, Yahudi karşıtı olayların yaşandığı durumlarda sorumluların hukuki süreçlerle karşı karşıya gelmeleri gerektiğini vurguladı.

Almanya Şansölyesi Olaf Scholz, ülkede antisemitizme yer olmadığını ve bu tür nefrete karşı mücadele edeceklerini söyledi. Merkez sağ muhalefet lideri Friedrich Merz ise "polis ve yargının sert bir baskı uygulaması gerektiğini" belirtti ve Avrupa'da patlak veren çatışma olasılığına dikkat çekti. Bu süreçte Berlin'deki bir sinagoga ve Yahudi merkeze düzenlenen molotof kokteyli saldırısı ülke çapında büyük bir tepkiye yol açtı.