ANKARA (AA) - SEDA TOLMAÇ - Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından defneden doğal sabun, nemlendirici krem ve serum gibi kozmetik ürünler üretmeye başlayan ve bu alanda kendi markasını oluşturan Hataylı girişimci Ayşegül Taşkıran, ürünlerini Azerbaycan ve Suudi Arabistan'a ihraç etti.
Taşkıran, girişimcilik yolculuğuna, ailesinin defne işleme tesisinde biriken atık dalları pelete (yakıt) dönüştürüp İtalya, Hollanda, Almanya, Lübnan, Hırvatistan ve Bulgaristan'a ihraç ederek başladı.
Ardından defne peletinden kedi kumu üreten Taşkıran, bu alanda kendi markasını kurarak Finlandiya, Dubai ve Almanya'ya satış yaptı. Taşkıran, bu iki girişimiyle 2021 yılında 'Türkiye'nin Yöresinde Fark Yaratan Kadın Girişimcisi' seçildi.
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin ardından bu alanlarda üretim yapmakta zorluk çeken Taşkıran, yurt dışındaki bir müşterisinden gelen 'defne sabunu' talebi üzerine, kozmetik sektörüne yöneldi.
Defneden ürettiği cilt bakım ürünleriyle uluslararası başarıya da imza atan Taşkıran, bu yıl Belçika'da düzenlenen 'Prix d'Excellence Gala Award' (Dünya Mükemmellik Ödülü) programına davet edildi.
Taşkıran, burada yapılan 'Women in Organic Cosmetics' (Organik Kozmetikte Kadınlar) yarışmasında, doğal kozmetik alanında yaptığı çalışmalarla 'Queens of Nature' (Doğanın Kraliçeleri) finalisti seçilerek ikinci oldu.
- 'Defneyi kadınlara dokunan ürünlere dönüştürüyorum'
Girişimci Taşkıran, AA muhabirine yaptığı açıklamada, defneyi kozmetikte kullanmak amacıyla Hataylı iş insanı Yılmaz Gözel ile 'Defneden Skincare' markasını kurduklarını söyledi.
Hedefinin, kozmetik alanında yerelden doğan ve dünyaya açılan bir marka oluşturarak hem kente hem de ülkeye katma değer kazandırmak olduğunu belirten Taşkıran, doğal sabundan nemlendirici kreme, cilt serumlarından şampuanlara kadar birçok ürünün üretimini yaptıklarını ifade etti.
Taşkıran, defne ağacını, ulusal ve uluslararası alanda temsil etmeyi amaçladığını da dile getirerek, 'Sadece odunsu kısmıyla değil, yaprağıyla, yağıyla, tohumuyla, yani defnenin asıl değer yaratan özüyle bir şeyler üretebilmek istedim. Defne çok kıymetli bir bitki, yıllarca sadece bir bölümünü kullanırken, aslında gerçek katma değerin yaprağında ve özünde saklı olduğunu gördüm. Bu bitkinin özünü ve değerini kadınlara dokunan ürünlere dönüştürmek için yola çıktım.' dedi.
Tüm bu çalışmaların, depremin ardından yeniden yön bulmanın ve ayağa kalkmanın sembolü olduğunu belirten Taşkıran, yurt dışında katıldığı program aracılığıyla Türkiye'yi temsil etmenin de gururunu yaşadığını söyledi.
Taşkıran, ürettiği ürünlere yurt dışından yoğun talep olduğunu ifade ederek, 'Kozmetik ürünlerimizin satışını Azerbaycan ve Suudi Arabistan'a gerçekleştirdik, Slovenya ve Dubai'ye ihracat için de görüşmeler sürüyor.' diye konuştu.
- 'Türk kozmetik markaları küresel pazarda güçlü bir potansiyele sahip'
Türkiye'de kozmetik sektörünün geliştiğine, sektörün öncelikli ihtiyacının güçlü laboratuvar altyapısı ve kaliteli ham maddelere erişim olduğuna işaret eden Taşkıran, erişilebilir AR-GE merkezlerinin önemine dikkati çekti.
Taşkıran, bu alanda yerli ham madde üretiminin desteklenmesinin ve kadın girişimcilere özel üretim tesisi teşvikleri verilmesinin büyük fark yaratacağını dile getirerek, Türk kozmetik markalarının küresel pazarda güçlü bir potansiyele sahip olduğunu ifade etti.
E-ihracat ve lojistikten uluslararası sertifikasyona kadar çeşitli alanlarda sağlanacak desteklerin bu alandaki markalaşmayı hızlandıracağını belirten Taşkıran, kadınların sektörde daha görünür olabilmesi için deneyimli üreticilerle işbirliği ağlarının güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Taşkıran, Hatay'da yeniden var olma mücadelesi veren bir kadın olarak hem şehre hem de kadın emeğine değer katmak için çalıştığını belirterek, 'Mücadelem, başka kadınların da cesaretle adım atmasına vesile olabilmek ve birlikte büyüyebileceğimiz bir değer yaratmak.' dedi.




