Almanya

Mecklenburg-Batı Pomeranya’da Sandık Başına Gidiliyor

Mecklenburg-Batı Pomeranya’daki dört ilçede bölge yöneticileri 11 Mayıs’ta yapılacak seçimler ile seçilecek.

Seçim, yalnızca yerel yönetim açısından değil, aynı zamanda halkın federal siyasete bakışı açısından da bir nabız yoklaması olarak görülüyor.

Almanya’nın kuzeydoğusundaki Mecklenburg-Batı Pomeranya eyaletinde bu hafta sonu dört ilçede bölge yöneticileri seçilecek. Ancak seçimler, yerel yönetimden öte anlamlar taşıyor. Üç ay önceki federal seçimlerde eyalette oyların yüzde 35’ini alarak büyük bir sıçrama yapan AfD, bu ivmeyi sürdürebilecek mi? Yoksa seçmen, yerel adaylara ve hizmetlere mi odaklanacak?

Kerth partiden ayrıldı, sağa kaydı

Vorpommern-Rügen ilçesinde yeniden aday olan Stefan Kerth, bir dönem SPD’liydi. Ancak partinin “sola kaydığı” gerekçesiyle ayrılarak bağımsız aday oldu. Avukat kökenli 52 yaşındaki politikacı, göç politikasında sertleşme ve nükleer enerjinin yeniden değerlendirilmesi gibi önerilerle dikkat çekiyor. AfD’yle arasında doğrudan bir bağ olmadığını vurgulasa da, özellikle göç ve sosyal yardım konularındaki tutumu sağa yöneldiği şeklinde yorumlanıyor.

CDU’nun desteğini arkasına alan Kerth’in yeniden seçilme şansı yüksek görülüyor. Kerth’e göre, AfD’nin yükselişi yalnızca popülizmle açıklanamaz; halkın gerçek sorunlarının görmezden gelinmesi bu sonuçları doğuruyor.

AfD adayları sessiz ama güçlü olabilir

Kerth’in karşısındaki AfD adayı Carlos Rodrigues ise seçim kampanyasında oldukça sessiz. Neredeyse hiç röportaj vermeyen ve kamuya açık tartışmalara katılmayan 51 yaşındaki polis memuru, buna rağmen partisinin güçlü oy oranından faydalanabilir. Zira AfD, eyalet genelinde son anketlerde yüzde 29 ile hâlen birinci parti konumunda.

Diğer tarafta, Mecklenburgische Seenplatte ilçesindeki AfD adayı Enrico Schult daha aktif bir kampanya yürütüyor. 2016’dan bu yana eyalet milletvekili olan Schult, seçmen etkinliklerine katılarak partisini daha görünür kılıyor. Schult, Almanya’nın iç istihbarat kurumu tarafından partinin sağ aşırılık olarak sınıflandırılmasını “siyasi bir sindirme çabası” olarak değerlendiriyor.

Schwesig: “Vatandaşlar yerel ile federal arasında ayrım yapabilecek mi?”

Mecklenburg-Batı Pomeranya Eyalet Başbakanı Manuela Schwesig, yaklaşan seçimlerin yalnızca idari bir oylama olmadığını vurguluyor. Schwesig’e göre bu seçim, aynı zamanda halkın federal siyasete olan tepkisini de ortaya koyacak: “Vatandaşlar yerel düzeydeki çözümleri mi takdir edecek, yoksa federal düzeye duyulan hayal kırıklığı seçim sandığına mı yansıyacak?”

Eyalet parlamentosunun bir sonraki seçimi 2026 Eylül’ünde yapılacak. Mevcut anketler, SPD ve Sol Parti’nin oluşturduğu kırmızı-kırmızı hükümetin çoğunluğu kaybedebileceğini gösteriyor.

Katılımın artması bekleniyor

Bu seçimlerde yaklaşık 600 bin kişi oy kullanma hakkına sahip. Uzmanlar, yedi yıl öncesine kıyasla katılımın daha yüksek olacağını öngörüyor. Dört ilçeden üçünde AfD adaylarının ikinci tura kalma ihtimali oldukça yüksek.

Sonuçlar yalnızca dört ilçede kimin yönetime geçeceğini değil, aynı zamanda Almanya’nın siyasi iklimindeki değişimin yönünü de gösterebilir.