Ancak iç tartışmalar ve Ortadoğu politikası konusundaki fikir ayrılıkları sürüyor.
Almanya’da Sol Parti, Chemnitz kentinde düzenlenen parti kongresinde moral buldu. Yüzde 3 seviyelerinden yüzde 9’a yükselen oy oranı ve yıl başından bu yana neredeyse ikiye katlanan üye sayısıyla parti, son dönemdeki yükselişini kutladı. Sahnede rap müzik ve sis efektleriyle kutlama yapılırken, özellikle son seçimlerde öne çıkan isimlerden Heidi Reichinnek, “Sonunda tekrar kazanmak harika bir duygu” diyerek coşkuyu yansıttı.
Parti yönetimi, bu ivmenin kalıcı olmasını hedefliyor. Ana önergede açıkça belirtilen hedef ise “yeniden kampanya yürütebilecek bir pozisyona gelmek.” Sol Parti, ilk adım olarak ülke çapında kira tavanı getirilmesini ve temel gıda maddelerinde KDV’nin kaldırılmasını öneriyor.
Pellmann: “Sol geri döndü”
Parlamento grup başkanı Sören Pellmann, Sol Parti’nin yeniden güçlü bir aktör haline geldiğini belirterek “Bundestag’daki toplumsal vicdan biziz” dedi. Parti, kendisini kapitalizmin aşılmasını savunan “modern bir sınıf partisi” olarak tanımlıyor.
Chemnitz’teki konuşmalarda, CDU ve CSU'ya karşı mesafeli bir tutum dikkat çekti. Pellmann, “Alçakgönüllü gelen ama bize tepeden bakmayan partnerlerle çalışmak istiyoruz” ifadeleriyle bu yaklaşımı özetledi.
Koalisyon yerine dengeleyici güç
Sol Parti, hükümet kurucu güç olmaktan ziyade denge unsuru olmayı hedefliyor. Parti lideri Ines Schwerdtner, Sendika partileriyle yalnızca kriz anlarında değil, eşit şartlarda diyalog kurulması gerektiğini savundu. Önümüzdeki aylarda Federal Anayasa Mahkemesi’nde boşalan yargıç kadrosunun belirlenmesi gündemde. Sol Parti, CDU-SPD uzlaşısını kabul etmeyeceğini belirtiyor ve kendi adayını öne çıkarmayı planlıyor.
Bazı parti üyeleri, eyalet düzeyindeki sol hükümetlerin savunma harcamaları için özel fonları desteklemesini sert şekilde eleştirdi. “Sosyalist bir partide böyle davranan kimsenin yeri yoktur” diyen delegeler, parti içindeki çelişkilere dikkat çekti.
Ortadoğu tartışmaları sürüyor
Kongrede, Sol Parti’nin Ortadoğu’daki çatışmalara yönelik tutumu yine tartışma konusu oldu. Parti yöneticilerinden Ulrike Eifler’in “Filistin’e özgürlük” temalı görsel paylaşımı, İsrail’in tüm topraklarını kapsadığı için sert eleştirilere yol açtı. Parti yönetimi, paylaşımı “İsrail’in yok edilmesini çağrıştıran bir ifade” olarak nitelendirdi ve açıkça mesafe koydu. Buna karşın, bazı delegeler “İsrail’le dayanışma sosyalistliğe aykırıdır” diyerek tepki gösterdi.
Kongrede kabul edilen önergelerden biri, “antisemitizm” tanımının daraltılmasını ve İsrail’e yönelik eleştirilerin kapsamının genişletilmesini öngörüyor. Ancak bu hamle, parti içinde derin görüş ayrılıklarını da beraberinde getirdi.
Yeni üyelerle yeni bir yön olabilir
Partinin üye sayısı yıl başından bu yana 112 bine yükseldi. Ancak yeni üyelerin partiye nasıl bir yön vereceği henüz net değil. Kongrede söz hakkı elde eden delegelerin büyük bölümü, üye artışından önce seçilmişti. Bu durum, önümüzdeki dönemde partide nasıl bir değişim yaşanacağına dair belirsizliği artırıyor.