İş Mahkemesi, Dini Gerekçelerle Getirilen Kürtaj Yasağını Haklı Buldu
Almanya'nın Kuzey Ren-Vestfalya eyaletindeki Hamm İş Mahkemesi, Katolik inançları doğrultusunda çoğu durumda kürtajı yasaklayan bir hastane yönergesini yasal buldu. Lippstadt kentindeki Katolik Dreifaltigkeits Hastanesi'nin kürtaj yasağına itiraz eden jinekolog Joachim Volz’un açtığı dava, mahkeme tarafından reddedildi.

Mahkeme, annenin hayatı ya da sağlığı tehdit altında olmadığı sürece yapılan kürtajları yasaklayan talimatın uygulanabilir olduğuna hükmetti. Baş Yargıç Klaus Griese, kararın gerekçesini detaylandırmadan, dini değerler temelinde hareket eden hastanenin bu yönergeyi uygulama hakkına sahip olduğunu belirtti.

Hekimin Özel Muayenehanesindeki Kürtajlara da Sınır Getirildi
Mahkeme ayrıca, Volz'un Bielefeld kentindeki özel muayenehanesinde gerçekleştirdiği kürtajlara yönelik yasağı da onayladı. Böylece hastane yönetimi, kendi bünyesindeki bir doktorun dışarıda da kürtaj uygulamasını sınırlama yetkisine sahip oldu.

Söz konusu yönerge, Lippstadt’taki Evangelical Hastanesi ile Katolik Dreifaltigkeits Hastanesi’nin birleşmesinin ardından yürürlüğe girmişti. Birleşmeden sonra Katolik yönetim, kürtaj gibi hassas konularda kilise doktrinine uygun bir yaklaşım benimsenmesini talep etmişti.

"Tıbbi Yardım Günah Değil" Diyerek Direniyor
Volz, karara itiraz edeceğini açıkladı. Yasağın, doktorların hastalarına tıbbi bakım sağlama yükümlülüğüyle çeliştiğini savunarak, yasal bir tıbbi hizmetin keyfi biçimde engellendiğini dile getirdi. Gelişmeler üzerine başlattığı "Ben bir doktorum – yardımım günah değil!" başlıklı çevrimiçi dilekçesi, kısa sürede yaklaşık 230.000 kişinin imzasını topladı.

Radovan'dan İsrail'e Silah İhracatının Durdurulmasına Destek
Radovan'dan İsrail'e Silah İhracatının Durdurulmasına Destek
İçeriği Görüntüle

Karar Protestolara Yol Açtı
Mahkeme kararından önce, yaklaşık 2.000 kişi Lippstadt sokaklarında “Katolik kürtaj yasağına son” sloganlarıyla protesto düzenledi. Polis gözetiminde gerçekleştirilen gösteri, toplumda dini gerekçelerle getirilen tıbbi sınırlamalara karşı artan tepkiyi gözler önüne serdi.

Mahkemenin kararı, Almanya’da dini kurumların sağlık hizmetlerinde ne ölçüde söz sahibi olabileceğine dair yeni bir tartışmayı da beraberinde getirdi.