Liderler, bu adımın uluslararası hukuka aykırı olabileceğini ve küresel sermaye piyasalarında güven bunalımına yol açabileceğini belirtti.
Berlin’de Ortak Mesaj
Salı günü Berlin’de düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Merz ve De Wever, Avrupa Birliği’nin Ukrayna’ya destek amacıyla uyguladığı yaptırımların önemine dikkat çekti, ancak dondurulmuş Rus varlıklarına doğrudan el konulmasının ciddi riskler doğuracağına işaret etti.
Rusya’nın 2022’de Ukrayna’ya karşı başlattığı savaş sonrası dondurulan 200 milyar avrodan fazla Rus merkez bankası varlığı, halen Belçika merkezli finans kurumu Euroclear’da tutuluyor. Bu fonlardan elde edilen faiz gelirleri halihazırda Ukrayna’ya aktarılırken, Kiev yönetimi ve bazı Avrupa hükümetleri, ana paranın da doğrudan kullanılmasını talep ediyor. Ancak Berlin ve Brüksel bu konuda temkinli davranıyor.
“Yasal Olarak Basit Değil”
Belçika Başbakanı De Wever, yaptığı açıklamada konunun yalnızca siyasi değil aynı zamanda hukuki bir boyutu olduğunu vurguladı. “Bu paraya el koymayı düşünen hükümetler var. Ancak bu sanıldığı kadar kolay değil. Uluslararası hukukta merkez bankası varlıklarının dokunulmazlığı ilkesi geçerlidir. Bu dokunulmazlığın ihlali, Avrupa’nın finansal güvenilirliğini ağır biçimde zedeler” dedi.
De Wever ayrıca, Rus fonlarına yönelik böylesi bir adımın diğer ülkelerin de güven kaygısıyla sermayelerini Avrupa’dan çekmesine yol açabileceği uyarısında bulundu. Bu durumun, AB’nin ekonomik istikrarı açısından büyük risk oluşturacağını belirtti.
Merz’den Sermaye Piyasaları Vurgusu
Almanya Başbakanı Merz de, konuya ihtiyatla yaklaşılması gerektiğini dile getirdi. Şirketler hukuku geçmişine atıfta bulunan Merz, “Merkez bankası varlıklarına doğrudan el konulması, sermaye piyasalarında güven krizine neden olabilir. Euroclear’ın merkezinin bulunduğu Belçika bu durumda ciddi sorumluluklarla karşı karşıya kalır. Hukuka aykırı bir adım atılması, yalnızca Rusya ile ilişkileri değil, uluslararası yatırımcıların AB’ye bakışını da olumsuz etkiler” ifadelerini kullandı.
Merz ayrıca, Almanya’nın Ukrayna’ya desteğinin süreceğini, ancak bu desteğin uluslararası hukuk ve ekonomik istikrar ilkeleri çerçevesinde yürütülmesi gerektiğini söyledi.
Avrupa’da Ayrışan Görüşler
Avrupa Birliği içinde bu konuda görüş ayrılıkları dikkat çekiyor. Polonya ve Baltık ülkeleri gibi bazı üyeler, Rus varlıklarının doğrudan Ukrayna’nın yeniden inşasında kullanılmasını savunuyor. Ancak Almanya ve Belçika gibi ekonomik ağırlığı yüksek ülkeler, uluslararası finans sisteminde yaratacağı olası sarsıntılar nedeniyle bu öneriye mesafeli duruyor.
Uzmanlar, AB’nin ortak bir yol bulması gerektiğini, aksi halde hem siyasi hem de ekonomik düzeyde çatlakların derinleşebileceğini belirtiyor. Kiev’in savaşın yıkıcı etkilerini telafi edebilmesi için daha fazla kaynağa ihtiyaç duyduğu açık olsa da, bu kaynağın nasıl sağlanacağı Avrupa’nın önündeki en kritik tartışma konularından biri olmaya devam ediyor.