Almanya’da iki Sosyal Demokrat Partili (SPD) eyalet milletvekili, sığınmacılara ve belirli göçmen gruplarına yapılan maddi yardımların yeni bir sistemle düzenlenmesini önerdi. Doğu Almanya eyaletlerinden Thüringen’de görev yapan Matthias Jendricke ve Marko Wolfram, yetişkin sığınmacıların, tanınmış mültecilerin ve Avrupa Birliği dışındaki ülkelerden gelen göçmenlerin, devletten aldıkları yardımları geri ödemesi gerektiğini savundu. Bu ödemelerin ise faizsiz kredi şeklinde verilmesi öngörülüyor.
"Refah devletinin yükü hafifletilmeli"
Stern dergisine konuşan Matthias Jendricke, mevcut sosyal yardım sisteminin giderek işlevsiz hale geldiğini öne sürerek, Berlin yönetiminden yalnızca küçük düzenlemeler değil, köklü bir reform beklentisi içinde olduklarını söyledi. Jendricke, “Ülkemize daha önce refah devletine katkı yapmadan gelenlerin, yardımları yalnızca faizsiz kredi olarak almaları gerekir” ifadelerini kullandı.
Meslektaşı Marko Wolfram ise entegrasyonu teşvik edici bir unsur olarak, kredilerin geri ödeme miktarının belirli durumlarda azaltılabileceğini belirtti. Wolfram’a göre, kısa sürede iş bulan, dil sınavlarını başarıyla geçen veya çocukları okulda iyi performans gösteren aileler daha az ödeme yapmalı.
Muhafazakârlardan temkinli destek
Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) milletvekili ve Dijitalleşme Bakanlığı Parlamento Sekreteri Philipp Amthor, öneriyi “dikkate alınmaya değer” buldu. Amthor, sistemin hukuki açıdan bazı soru işaretleri taşıdığını kabul ederken, “temel fikrin ilginç” olduğunu söyledi. Sosyal yardımların yanı sıra entegrasyon ve istihdamı teşvik eden yaratıcı çözümlerin herkes için fayda sağlayacağını vurguladı.
SPD içinde görüş ayrılığı
Thüringen Eyalet İçişleri Bakanı ve SPD bölge başkanı Georg Maier ise parti içinden gelen öneriye mesafeli yaklaştı. Maier, mültecilerin işgücü piyasasına hızlı entegrasyon yollarının araştırılmasını “önemli ve gerekli” bulduğunu belirtti ancak söz konusu teklifin “yeterince düşünülmeden ortaya atıldığını” söyledi. Maier, “Entegrasyon, sosyal yardımlar üzerinde riskli denemeler değil, uygulanabilir politikalar gerektirir” dedi.
Sivil toplumdan sert eleştiri
Mülteci haklarını savunan Pro Asyl adlı kuruluşun sözcüsü Tareq Alaows, öneriyi “anti-sosyal” olarak nitelendirdi. Alaows, bu yaklaşımın temel hakları göz ardı ettiğini ve mültecilerin karşı karşıya kaldığı gerçeklikten kopuk olduğunu savundu. “Güvensizlik ve borç baskısı altında yaşayanların uzun vadede istihdam bulma ihtimali daha düşük olur” değerlendirmesinde bulundu.
Almanya’da sığınmacı politikaları son yıllarda sık sık tartışma konusu olurken, bu yeni öneri de hem siyasi arenada hem de kamuoyunda farklı görüşlerin ortaya çıkmasına neden oldu. Önümüzdeki dönemde konunun federal düzeyde ele alınıp alınmayacağı merak konusu.
