Merz, mevcut ekonomik yavaşlamanın yalnızca Almanya’yı değil, Batı’nın tamamını etkileyen bir kriz haline geldiğini vurguladı.
“Almanya modern tarihinin en kritik dönemlerinden birini yaşıyor”
Çarşamba günü Federal Meclis’te yaptığı açıklamada Merz, küresel istikrarsızlık ve ekonomik daralmanın birleşerek tarihte benzeri az görülen bir sınav oluşturduğunu söyledi. Hristiyan Demokrat Birlik lideri, 2026 yılı federal bütçesine ilişkin görüşmeler sırasında, “Batı’nın tüm değerler topluluğu belki de en büyük sınavıyla karşı karşıya. Açık ve kurallara dayalı bir dünya düzeni olmadan Almanya’nın ihracata dayalı ekonomisi varlığını sürdüremez” ifadelerini kullandı.
Başbakan, Almanya’nın yalnızca büyüme odaklı bir ekonomiyle ihtiyaç duyduğu kaynakları sağlayabileceğini hatırlatarak, sosyal güvenliğin korunması, altyapının güçlendirilmesi ve toplumdaki dayanışmanın devamı için güçlü bir ekonomik temel gerektiğini dile getirdi. Merz ayrıca hem işverenler hem de sendikaların istihdam ve yatırım konularında ciddi kaygılar taşıdığını belirtti.
Hızlı hareket çağrısı
Merz, ülkedeki üretim kapasitesinin zayıfladığını, enerji ve teknoloji alanlarında küresel rekabetin giderek sertleştiğini aktararak, “Almanya’nın geleceğini güvence altına almak istiyorsak harekete geçmeli ve hızlı davranmalıyız” dedi. Reformların yalnızca mali disiplin değil, aynı zamanda yenilikçi yatırımları teşvik eden bir ekonomi politikasıyla hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.
Başbakan, hükümetin özellikle enerji arz güvenliği, dijitalleşme ve sanayi yatırımlarını artırmaya yönelik kapsamlı düzenlemeler üzerinde çalışması gerektiğini belirtti. Bu kapsamda planlanan reformların, ekonomik büyümeyi yeniden canlandırmayı ve ülkeyi küresel pazarda daha rekabetçi hale getirmeyi amaçladığını ifade etti.
BM Genel Kurulu’na katılmadı
Merz, konuşmasını yapmak için New York’taki Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’na katılmayı da erteledi. Geçen hafta 2025 harcama planı üzerine yürütülen yoğun tartışmaların ardından bu hafta da bütçe görüşmelerine katılmayı tercih eden Başbakan, önceliğini ülke içindeki ekonomik gündeme verdi.
Merz’in bütçe tartışmalarındaki tutumu, hükümetin önümüzdeki dönemde ekonomi politikalarına daha keskin bir yön vereceğinin işareti olarak yorumlanıyor. Ekonomistler ise, planlanan reformların hızla hayata geçirilmesinin Almanya’nın durgunluktan çıkışında belirleyici olacağı görüşünde birleşiyor.