Miersch, CDU/CSU’nun taleplerine boyun eğilmediğini vurgularken, göç politikalarında Avrupa hukuku çerçevesinde hareket ettiklerini belirtti.
Dobrindt’in Sınır Talimatı Avrupa’da Tepki Çekti
İçişleri Bakanı Alexander Dobrindt’in (CSU) geçen hafta Federal Polise sınır kontrollerini sıkılaştırma ve Almanya’ya yeni sığınmacı kabul etmeme talimatı vermesi, komşu ülkelerde ciddi rahatsızlık yarattı. İsviçre hükümeti, kararın yürürlükteki yasaları ihlal ettiğini belirterek danışma olmaksızın alınan önlemleri eleştirirken, Polonya Başbakanı Donald Tusk, ülkesinin başka devletlerden göçmen gruplar kabul etmeyeceğini duyurdu.
Tartışmalar sürerken SPD'nin yeni parlamento grup başkanı Matthias Miersch, ZDF sabah programında kamuoyunun sorularını yanıtladı. Miersch, Dobrindt’in talimatlarının Avrupa hukukuna uygun olduğunu savunarak, "Avrupa’daki ortaklarımızla yakın koordinasyon içinde hareket edilmesi gerektiği koalisyon anlaşmasında açıkça belirtiliyor" dedi. Şansölye Friedrich Merz’in (CDU) de bu yaklaşımı Polonya’da teyit ettiğini hatırlattı.
“Sınır Politikası Değişmedi, Ama Artık Avrupa’yla Uyumlu”
Miersch, hükümetin izlediği sınır politikasının temelinde Avrupa normlarına bağlılık olduğunu vurguladı. Dobrindt’in uygulamaları bağlayıcı bir yasal düzenleme olmadığından, Avrupa hukukuyla uyumlu olduğunu belirten Miersch, artan kontrollerin gözle görülür sonuçlar doğurduğunu savundu. “Personel artırımı ve daha yoğun sınır denetimiyle birlikte sayılarda net bir düşüş yaşandı” dedi.
CDU/CSU ile göç politikalarında tam uyum olduğu yönündeki iddialara ise temkinli yaklaşan Miersch, SPD’nin kendi ilkeleri doğrultusunda hareket ettiğini ifade etti. “Federal seçim döneminde CDU’nun talep ettiği şekilde sınırların tamamen kapatılması artık masada değil. Bu, temel bir farktır” açıklamasını yaptı.
“Göçte Taviz Yok, Avrupa Hukuku Esastır”
SPD’nin Birlik partilerine göç politikası konusunda teslim olduğu yönündeki eleştirileri kesin dille reddeden Miersch, göç konusunun seçim döneminde büyük bir anlaşmazlık noktası olduğunu ancak koalisyon süreciyle birlikte ortak çözümler geliştirildiğini belirtti. “Bu konuda taviz söz konusu değil. Avrupa hukuku çerçevesinde, artırılmış kontrollerle dengeli bir yaklaşım benimsedik. Bu konuda anlaşmaya vardık” dedi.
Asgari Ücret: Hedef 2026, Gerekirse Yasal Müdahale
Miersch ayrıca asgari ücret konusuna da değinerek, CDU/CSU ile SPD’nin 2026 yılına kadar asgari ücretin 15 avroya çıkarılması konusunda koalisyon anlaşmasında prensipte uzlaştığını anımsattı. Ancak bu kararın Asgari Ücret Komisyonu tarafından alınması gerektiğini ifade etti. Birlik partileri, komisyonun siyasi müdahaleden bağımsız hareket etmesi gerektiği yönündeki pozisyonlarını sürdürüyor.
Miersch ise komisyonun kendi koyduğu kurallara sadık kalacağına inandığını dile getirdi: “Bu çerçevede bizim beklentimiz, asgari ücretin 15 avroya çıkarılması yönündedir.” Komisyon bu yönde karar vermezse SPD’nin geçmişte olduğu gibi yasama yoluyla müdahaleye hazır olduğunu belirten Miersch, “Bu konu milyonlarca insanı doğrudan etkiliyor. Bu nedenle büyük bir ciddiyetle ele alınmalı” dedi.
