Berlin’deki Federal Meclis’te haftalardır süren salon krizi, Yaşlılar Konseyi’nin aldığı kararla sona erdi. SPD, Reichstag binasındaki mevcut grup toplantı salonunu kullanmaya devam edecek. Konsey, oy çokluğuyla aldığı kararla, SPD’nin “Otto Wels Salonu”nu muhafaza etmesine onay verirken, AfD’nin ise eski FDP grup salonuna taşınmasını kararlaştırdı. Her iki parti de gelişmeyi kamuoyuyla paylaştı.
AfD daha büyük salon talebiyle itiraz etmişti
AfD’nin itirazının merkezinde, SPD’nin kullandığı salonun büyüklüğü yer alıyordu. Sandalye sayısını seçim sonrası neredeyse iki katına çıkaran ve Meclis’in ikinci büyük grubu konumuna gelen AfD, orantılı temsil ilkesi gereği en büyük ikinci toplantı salonuna sahip olması gerektiğini savundu. Ancak SPD, sadece milletvekili sayısını değil, yürütmedeki rolünü de gerekçe göstererek bu talebe karşı çıktı.
120 milletvekili ile temsil edilen SPD, hükümette yer almasının yanı sıra, çeşitli bakanlıklardan gelen ziyaretçileri ağırlamak için geniş bir alana ihtiyaç duyduğunu belirtti. Ayrıca SPD, koalisyon ortağı CDU/CSU'nun grup salonuna olan fiziksel yakınlığın, hükümet işleyişi açısından kritik önem taşıdığını vurguladı. İki salon, Reichstag binasında birbirine komşu konumda bulunuyor.
Otto Wels’in mirasına saygı vurgusu
Toplantı salonuna verilen isim de tartışmanın duygusal boyutunu güçlendirdi. Resmi adı “3 S 001” olan oda, SPD tarafından, Nazi diktasına karşı cesur duruşuyla hatırlanan eski SPD lideri Otto Wels’in adıyla anılıyor. Wels, Mart 1933’te, Nasyonal Sosyalistlerin yetki yasasına karşı Meclis’te tarihi bir konuşma yapmıştı. SPD, bu mirasın başka bir siyasi grup tarafından kullanılamayacağını savundu.
SPD Parlamento Grubu Birinci Parlamento Sekreteri Dirk Wiese, kararı memnuniyetle karşıladıklarını belirtti. Wiese, “Sağcı aşırılıkçı AfD’nin, tüm partilerin ortaklaşa kullanacağı bir odaya yerleşmesi fikri, sadece partimiz için değil, Otto Wels’in ailesi için de kabul edilemezdi” ifadelerini kullandı.
AfD karara tepki gösterdi: “Baskı yöntemleri devrede”
Kararın ardından AfD cephesinden sert eleştiriler geldi. Parti Parlamento Sekreteri Stephan Brandner, alınan kararı “en güçlü muhalefet grubuna karşı uygulanan ilkel baskı yöntemlerinin bir örneği” olarak nitelendirdi. AfD, salon dağılımı konusundaki taleplerinin siyasi saiklerle reddedildiğini öne sürdü.
Ancak Meclis’teki diğer gruplar bu suçlamaları reddetti. Sol Parti milletvekili Christian Görke, tartışmayı “AfD’nin büyük bir anaokulu grubunun düzeyinde yürüttüğü anlamsız bir salon kavgası” olarak değerlendirdi. Görke, “AfD, haftalardır insanların gerçek sorunlarına çözüm üretmek yerine oda büyüklükleri üzerinden statü savaşı veriyor” diyerek tepkisini dile getirdi.
Karar Meclis iç tüzüğüne uygun şekilde alındı
Federal Meclis’te salonların dağılımı, genellikle partiler arasında uzlaşıyla belirleniyor. Ancak bu kez uzlaşma sağlanamayınca konu, parlamenter grupların temsil edildiği ve sandalye dağılımına göre karar alma yetkisi bulunan Yaşlılar Konseyi’ne taşındı. Konsey, iç işleyişe uygun şekilde verdiği kararla, Meclis gündemindeki bu sembolik tartışmayı sonlandırmış oldu.
