Dobrindt’in açıklamaları, Bundestag’daki üç yargıç seçiminin ertelenmesinin ardından geldi.
Deutschlandfunk radyosuna konuşan Dobrindt, "Sol Parti’den birini telefonla aramak benim için sorun olmaz," diyerek, anayasa yargıçlarının seçimi gibi durumlarda partiler arası diyaloğun gerekli olabileceğini vurguladı. CSU’lu siyasetçi, "Gerekirse bu tür görüşmeleri yaparım," ifadesini kullandı.
Ancak Dobrindt’in mensubu olduğu CDU/CSU cephesinde bu açıklama dikkat çekici. Zira CDU, 2018 yılında aldığı kararla Sol Parti ile her düzeyde siyasi iş birliğini açıkça reddetmişti. Bu nedenle Dobrindt’in söylemleri, CDU’nun resmi çizgisiyle çelişiyor görünüyor.
Merz’in Şansölye Seçimi Hatırlatması
Dobrindt, konuşmasında Friedrich Merz’in şansölyelik seçiminde yaşanan süreci de hatırlattı. Merz, ilk turda yeterli oyu alamamış, ancak Sol Parti’nin oylamanın ikinci tura taşınmasına katkı sağlamasıyla seçilebilmişti. O döneme atıfta bulunan Dobrindt, "O zamanlar Sol Parti'den cep telefonu numarasına sahip tek kişi bendim. Şimdi ikinci bir numaram bile var," diyerek, siyasi pragmatizmin önemine dikkat çekti.
Yargıç Seçimi Krizi: CDU/CSU ve SPD Arasında Gerilim
Bundestag’da Cuma günü yapılması planlanan Federal Anayasa Mahkemesi’ne üç yeni yargıç atamasına ilişkin oylama, son anda gündemden çıkarıldı. Gelişmenin fitilini, SPD’nin adayı Frauke Brosius-Gersdorf’a yönelik intihal iddiaları ateşledi. CDU/CSU grubu, adayın oylamadan çekilmesini talep etti. Bunun üzerine, koalisyon ortakları arasında yaklaşık 90 dakika süren kriz görüşmeleri yapıldı ve sonunda tüm seçimler iptal edildi.
Bu gelişme, özellikle CDU/CSU grup lideri Jens Spahn’a yönelik sert eleştirileri beraberinde getirdi. Ancak Dobrindt, sürecin liderlik açısından CDU/CSU’ya zarar verdiği görüşüne katılmadığını belirtti. Spahn’ın doğrudan sorumluluğuna dair net bir ifade kullanmaktan kaçınan Dobrindt, bu tür seçimlerin her zaman belirsizlikler taşıdığını ve beklenmedik sonuçların olağan olduğunu söyledi.
“Anayasa Mahkemesi Zarar Görmedi”
Muhalefet ve SPD, başarısız yargıç seçimlerinin Federal Anayasa Mahkemesi’nin itibarına zarar verdiğini savunuyor. Ancak Dobrindt bu eleştirilere de katılmıyor:
"Her başarısızlık mahkemeye zarar verir anlayışı doğru değil. Bu görüşe katılamam," diyen CSU’lu bakan, Federal Anayasa Mahkemesi'nin bu süreçten zarar göreceğine inanmadığını dile getirdi.
