Almanya’nın komşu ülkelerle sınır kontrollerini artırmasının devlete maliyeti, resmi verilere göre 80,5 milyon avroyu aştı. Funke Media Group’un Perşembe günü yayımladığı habere göre, İçişleri Bakanlığı verileri, Eylül 2024’ten Haziran 2025’e kadar yapılan harcamaların boyutunu ortaya koydu.

Sınır kontrolleri, 16 Eylül 2024’te dönemin Şansölyesi Olaf Scholz yönetiminde başlatılmış, 6 Mayıs 2025’te göreve gelen Şansölye Friedrich Merz döneminde de kesintisiz sürdürülmüştü.

En büyük kalem: fazla mesai ödemeleri
Raporlara göre, kontrollerin en yüksek maliyet unsuru, görevli polis memurlarına ödenen fazla mesai ücretleri oldu. Eylül 2024 ile Haziran 2025 arasında bu kalem için 37,9 milyon avro harcandı. Üç aylık dönemlerde toplam maliyet 24 ila 29,1 milyon avro arasında değişti.

Almanya Kavurucu Sıcaklarla Mücadele Ediyor
Almanya Kavurucu Sıcaklarla Mücadele Ediyor
İçeriği Görüntüle

Bakanlık verileri, Nisan–Haziran 2025 döneminde “uygunsuz zamanlarda çalışma” karşılığında 2,6 milyon avro ödendiğini gösteriyor. Kontrol noktalarında görev yapan memurların 7/24 vardiya sistemiyle çalışması, gece ve pazar mesailerinde ek ücretleri zorunlu kılıyor.

Aynı üç aylık dönemde otel ve yemek masrafları yaklaşık 8 milyon avroya, sınır istasyonlarının işletme giderleri ise 2 milyon avroya ulaştı.

Schengen serbest dolaşımı tartışması
Avrupa Birliği’nin serbest dolaşım ilkesi gereği, Schengen Bölgesi içindeki sınır kontrollerinin geçici olması bekleniyor. Ancak Almanya, düzensiz göç ve sınır aşan suçlarla mücadele amacıyla bu uygulamayı devreye aldı. Merz hükümeti, kontrollerin özellikle göçmenlerin geri çevrilmesinde etkili bir araç olmasını hedefliyor.

Ülke genelinde yaklaşık 14 bin federal polis memuru sınır kontrol noktalarında görev yapıyor. Almanya, Fransa, Polonya, Hollanda ve diğer komşularıyla olan sınırlarında yoğun trafik bulunuyor. Bu nedenle uygulama, günlük olarak iş veya eğitim amacıyla sınır geçen binlerce kişinin yaşamını zorlaştırıyor.

Siyasi tepkiler artıyor
Bavyera merkezli Hristiyan Sosyal Birlik (CSU) partisinden İçişleri Bakanı Alexander Dobrindt, mevcut güvenlik durumu gerekçesiyle kontrollerin Eylül 2025 sonrasına uzatılmasını talep etti.

Ancak muhalefetteki Yeşiller ve Sol Parti temsilcileri, uygulamanın hem Avrupa hukukuna hem de Schengen Anlaşması’na aykırı olduğunu savunuyor. Yeşiller Partisi üyeleri, sınır kontrollerinin serbest dolaşım ilkesini zedelediğini ve ekonomik ilişkileri olumsuz etkilediğini belirtirken, Sol Parti ise uygulamayı “yasadışı” olarak nitelendirerek derhal sona erdirilmesini istiyor.

Sınır kontrollerinin süresi ve maliyetleri, Almanya’da önümüzdeki aylarda hem siyasi gündemin hem de kamuoyu tartışmalarının merkezinde yer alacağa benziyor. Özellikle Avrupa Komisyonu’nun Schengen ilkelerine aykırılık iddialarına nasıl yanıt verileceği merakla bekleniyor.